Bu moda akımını bu sefer kitaplarda kullanıp bitkilerin de bizler için ne kadar önemli olduğuna vurgu yapabiliriz diye düşünüyorum. 1 ton kağıt için 17 adet ağaç kesiliyor. Belki o güzel kitapları alıp okuyoruz, kitaplığımızda durmasından, koleksiyon yapmaktan büyük keyif alıyor olabiliriz. Bu kadar doğaya zarar veriyorken neden kendi zevklerimiz için daha fazla mahvedelim ki?
Önemli olan okuduğumuz kitabın cildi, ön kapağının parlaması, yırtıksız ve yepyeni olması değildir. İçinden bizlerin neler öğrenebildiğidir. Düşünsenize okuduğumuz kitapların kaç tanesinin güzelliği aklımızda kalıyor? Ya da kaç tanesinin görünüşünü beğenip alıyoruz? Hepimiz önce arkada kapağı okuruz, yazar araştırırız, kimimiz içinden bir cümleyi okur ve evet bu kitabı okumalıyım deyip kasaya gider. Bunu yaparken o kitabın nasıl o hale geldiğini düşünmez. O kelimelerin sayfalara dökülmesi için kaç bitkiye zarar verdiğini önemsemez. Halbuki aynı kitaptan başkalarında vardır. Hiçbir şeye zarar vermeden "ikinci el kitap" gözüyle değil “yeni kitap” gözüyle bakmayı öğrenirsek hem nasıl kazanç sağladığımızı hem de hiçbir canlıya zarar vermediğimizi göreceğiz.
Vintage modası kıyafet dünyamızı sarmışken neden kitaplarda vintage modasına uymayalım ki! Onları vintage kitap olarak düşünmek, onların daha değerli olduğunu anlamak için neden bu kadar direniyoruz?
Bir süredir instagram postlarımız bile kitaplarla doluyor. Ama çektiğimiz fotoğrafların retro efektli olmasını istiyoruz. Buradaki çarpıklığı fark etmişsinizdir. Yeni fotoğraf eski görüntü. Yeni kitap eski görüntü. Neden eski bir kitapla gerçek retro yaratmayalım ki?
Mükemmel koleksiyonlu kitaplıklara ihtiyacımız yok. Gerçek bilgiyi almış, zihinlerimizde yarattığımız kocaman kitaplıklarımız bizi ileriye götürecektir. Evde tozlanıp, örümcek ağları sarılan kitaplarımız değil. O yüzden gelin örümcek ağları temizleyip onlara yeni okuyucular bulalım.
Hepimiz bir akım başlatalım ve bu sefer de doğayı koruyalım! Ben başlıyorum, siz daha bekliyor musunuz?